Spam mail ve yıllar önce ölen arkadaşım Rasımcan Günaydın
Şimdi size çok acayip bir olaydan
bahsedeceğim. Lisede sınıfta bir arkadaşım vardı. Lisenin başında
çok iyi arkadaşken ikinci sınıftan sonra sınıflarımız ayrıldı. Sanıyorum bu
nedenle de ilişkimiz ilk önce azaldı sonra nadirleşti. Son seneye doğru da
hepten koptu. Evet böyle oldu. Sonra kendisinin hasta olduğu haberini aldım.
İnternet üzerinden konuştuğumu hatırlıyorum birkaç kere. Sonra hayat beni bir
yere sürükledi. Birkaç sene bağlantımız koptu. Erzurum’dayken bir telefonla
öldüğünü öğrendim Rasim Can’ın. Hangi seneydi kaçıncı sınıftaydım
hatırlamıyorum. Cenazesine de gidemediğimi hatırlıyorum. Bana telefon cenazeden
sonra mı gelmişi? Ya da sınavlarım olduğu için mi gidememiştim. Bağlantımız
uzun süre önce koptuğu için mi ayağım sürümemişti, bilmiyorum. Bunu düşünmek de
istemiyorum. Rasim Can’la ilişkimiz ergenken iyiydi. Ergen irisiyken
kopuklaşmıştı söylediğim gibi. Daha sonraları kendisiyle iletişimi kopardığım
için pişmanım. Arayıp sormadığım için de. Ama hepimiz bir veya birden çok
arkadaşı ile ilişkisini koparmıştır istemeden. Sonrasında hastalığı dolaysıyla
kendisinin pek yerinde kalamadığını gençliğini yaşayamadığını anımsıyorum. Ben
de lisedeki en yakın arkadaşım olmasa bile bir dönem iyi arkadaşlık yaptığım, notları
hep benden yüksek olan. Matematikte hep beni yerle bir eden. Pes oynarken sol
taraftan ataklarıyla hep aynı goller atıp beni yenip sinir krizleri geçirmemi
sağlayan bu çocuğu unutmadım. Hep aklımın bir köşesindeydi. Onunla ilgili anılarım geliyor. Ama ölüye ve
ölünün anısına saygısızlık etmek istemiyorum. Ne ben ailesini ne de ailesi beni tanır. Bir
dönem ömrümden geçmiş ve onun kısacık ömründen geçmiş biriyim. İyi kötü, az
çok, anlamlı anlamsız anılarımız olmuştur onunla. Geçmişi ve olup biteni maalesef
değiştiremiyoruz. Genç ölümleri kabullenmemiz zor olsa da yaşamaya, ilerlemeye
hiç olmazsa yerimizde saymaya devam ediyoruz. Benim için de öyle oldu. Muhtemelen sizin için de aynısı olmuştur.
Bugün başıma gelen ilginç şey de, bu olayı ve
onu hatırlamamı sağlayan şeyse bir spam mail.
Tagged isimli bir internet sitesi devamlı mail gönderiyordu bana ben de
kendisini spam klasörüne atıyordum her seferinde. Bu böyle uzun bir süre devam
etti. Spam mailler bitmek bilmeyince bu siteye girip e mail aboneliğimi
bitirmeliyim diye düşündüm. Hazır siteye girmişken de hesabımı tümden kapatmam
gerektiğinin farkında vardım. Ne de olsa üye olduğumu bile hatırlamdığım bir
siteden mail alıp duruyordum. Hesabımı kapamaya çalışırken son sayfada ‘’ Your 1 friends will miss you, and you will
stop getting their updates and messages.’’ Şeklinde bir uyarı ile karşılaştım.
Ve altında da şu fotoğraf vardı.
Nasıl bir şoka uğradığımı
bilemezsiniz. Yıllar önce kaybettiğim arkadaşımın beni özleyeceğinden
bahsediyordu bu site. Bi süre kendime
gelemedim. Daha sonra Rasim Can Günaydın’ın profiline baktım. http://www.tagged.com/profile.html?uid=373502349
İçinde fotoğrafları ve o zamanlar popüler olan acıklı arabesk bir
şarkı var. Çocukluk işte. Profil de 2007 yılında 16 yaşımızdayken açılmış. Fotoğraflarını kaybolmaması için buraya koyuyorum.
Site kapanıp da tamamen silinmesin diye. Hiç ummadığım bir anda. Hiç ummadığım bir
vakitte karşılaşıp hayatı ve kendimi bir kez daha sorguladım. Bazı pişmanlıklarımı
yeniden hatırladım.
Comments
Post a Comment